27 Temmuz 2016 Çarşamba

NE İZLİYORUM: W DRAMASI İLK İZLENİMLER


Yeni Çarşamba- Perşembe MBC dizisi W, Oyuncuları Lee Jong Suk ve Han Hyo Joo ile merakla beklenen yapımlardan biriydi. Geçtiğimiz hafta ilk iki bölümü yayınlanan dizi olumlu yorumları sırtlamaya başladı bile. Aynı zamanda bir başka iddialı yapım olan “Uncontrollably Fond,” ile aynı saatte yayınlanan dizinin akıbetinin ilerleyen bölümlerde ne olacağını bekleyip göreceğiz.
Her şeyden önce orjinal bir  hikaye kurgusuna dayanan W bana göre seneye damgasını vuracak. Çünkü klasik bir kore dramasından çok fazla iz taşımıyor. Ne tam olarak fantastik ne de aşk dizisi, Sanki hem dizi izliyor hem de webtoon okuyormuş gibi hissediyorsunuz. Böyle bir etki yaratıyor üzerinizde...
Gelin Soompi'nin yayınladığı makaleye göre diziyi diğer yapımlardan ayıracak özelliklere ve ilk izlenimlere bakalım.
**Not: Spoiler içerir.


1. Yapımın Değeri
Gerçek dünyayla sanal dünyayı birbiriyle  harmanlayan ve birbirine bir pamuk ipliği ile tutturan senaryo bu özelliği sebebiyle dikkatleri üzerine çekebilir,kendini yapıma bağlayabilir. Özellikle webtoon çizgileri gerçek dünyaya çok iyi adapte edilmiş ve kitaptan dünyamıza geçerken sanki siz yaşıyormuşsunuz gibi gerçekçi hissettiriyor. Ayrıca paralel zaman fikri de çok  ayrıntılı düşünülmüş. Farklı zaman dilimlerinde yaşayan biri kitap karakteri diğeri insan birbirine aşık olabilir mi?
Dizinin ilk izlenimine göre henüz bir ostsi yok. Ama ostsiz bir k-drama düşünülemeyeceği için önümüzdeki günlerde bir ost yayınlanacağını düşünüyorum

2. Oyuncu Kadrosu ve Karakterler
Lee Jong Suk dizide Kang Cheol isimli bir  webtoon karakterini canlandırıyor. Şimdiye kadar görülen en mükemmel webtoon karakteri olabilir mi? Akla gelen ilk sorular arasında.
Ne olursa olsun yine de kendine hayran bırakacakmış gibi duruyor. Dramalarda belli bir hikayesi olan karakterleri severim. Jong Suk'un karakteri de bir şeyleri aşmış ve hayatının yönünü kendi belirlemiş bir karakter. Bu durumda gerçek ya da sanal olması pek de bir şeyi değiştirmiyor.
Kang Cheol bir gecede ünü katlanmış bir olimpiyat sporcusu,. Atıcılık olimpiyatında  altın madalya kazandıktan sonra tüm ailesi gizemli bir şekilde katledilen sporcu bu olayın tek sorumlusu olarak gösteriliyor ve hikaye de tam bu noktadan sonra başlıyor.

Han Hyo Joo'nun canlandırdığı Oh Yeon Joo  kendine güveni az olan bir doktor karakteri. Oh Yeon Joo'nun  dizi için kilit bir karakter olmasının arkasında şüphesiz ki babası var. Yeon Joo'nun babası Kang Cheol'un yaratıcısı, W webtoonunun yazarı.
Yeon Joo iki bölümde de Kang cheol'un webtoon dünyasına biranda dahil olup onun hayatını kurtarmakla uğraşıyor. ve bu da işlerin ''nasıl''ını bizlere düşündürtmeye başlıyor. Eğer Yeon Joo gerçek bir insansa nasıl sanal bir dünyaya dahil olup bir webtoon karakterinin hayatını kurtarıp onu kendine aşık edebilir?
Kafa karışıklığı şimdilik çözülebilecek boyutta değil.

3. Olay Örgüsü 
Bana göre dizi ilk 2 bölümü daha tam anlamıyla zamanda yolculuk kavramının içini doldurmuş durumda değil. Ama çizimlerin yani webtoon'un insan dünyasında devam ettirilmesi de güzel düşünülmüş şeyler arasında
Dizinin başlarındaki o karamsar havayı sezdiğimde ''Eyvah böyle mi gidecek'' diye düşündüm. Ama dizi Oh Yeon Joo'nun evrenine girer girmez boyut değiştirdi ve olayların akışında beni kendine hayran bıraktı. Kang Cheol'un olimpiyat oyuncusu karakterinden bir suçlu gibi gösterilip daha sonra suçsuz bulunmasına kadar ne olacağını tahmin edemedim. Nasıl olacaktı da dramatik havasından fantastik türüne evrilecekti? Kang chul'un  ailesini öldüren kişiyi bulmaya yemin edip  bir iş adamına dönüşümü de kilit noktalardan biriydi. Ama asıl önemli olay, Oh Yeon Joo'nun babasının kaybolmasından sonra yaşananlardı.
Dizi dram öğelerinden biraz olsun sıyrılıp fantastik kategorisine adım atmıştı atmasına ama dediğim gibi dizinin türünü kafamda henüz tam olarak kestiremedim. Ama yine de beni kendisine bağlamayı başardı.

4. Sonuç olarak?
Dizi sizi biranda şok edebilir, heyecandan öldürebilir. Bu bakımdan olayların etkisi ve oluş hızları çok fazla, yani öyle ''acaba şimdi ne olacak'', ''off olacaksa olsun artık'' şeklinde çileye sokma gibi bir durumu yok.
Her hafta dört gözle bekleyeceğim W'yi... Eğer biraz farklı bir şey izleyeyim,sıkıldım klişelerden saatlerce bakışan karakterlerden diyorsanız W ye mutlaka bir göz atmalısınız. Pişman olmayacağınızı düşünüyorum.
Kaynak: Soompi.


9 Temmuz 2016 Cumartesi

KORE SOKAĞI: SHINOKUBO




Türkiye de ağız tadıyla fangorllük yapamadığım için, Tokyo anılarımı kendime hatırlatarak güçleniyorum. Bence hepimiz eşit şartlarda fangirl yaşamını hak ediyoruz ssksl tek şanssızlığımız farklı bir coğrafyada doğmak
Sad but true...
Sizi bu yazımda Tokyo'nun Shinjuku semtine bağlı Shinokubo Kore sokağına götüreceğim. Derin bir nefes alın ve başlayalım.
Bu yazım tamamen k-pop ağırlıklı olacağı için gururlu ve mutlu hissediyorum... İnternette görüp böyle yerler varmış diyip vitrinlere bakarak ağlayan bir kız değildim artık. Tüm fangirlliğimi yerinde yapıp sağlam bir moralle (düzeltme:boş bir cüzdanla) döndüm. Ne yazık ki fangirliğim uslanmış bir kediye değil yemek verdikçe doymayan arsız bir kediye dönüştü:(
Shiokubo'ya gitmek için önce Shinjuku'ya gittik. Oradan aktarma yaptık. Yanlışlıkla ben de kalan biletin benim için anlamı çok büyük

Shiokubo'ya ulaştığımızda artık ne bekliyorsam, küçük kore şehri diyorlar ya iner inmez kore idolleri ile kaplı olur etraf sandım. Ama her yer sakindi. Kafeler, kozmetikçiler yanyana dizilmiş. Oppacılık namına en ufak bir şey yoktu.
Meğerse ters yöne yürümüşüz.
Tren istasyonunun solunda kalan caddede 100 m sonra hayat başlıyordu. Daha ilk girdiğimiz mağazada her şeyi almayı istedim. Her şeyi değil ama mağazanın yüzde 10nunu aldığımı düşünüyorum. İlk olmasının verdiği heyecanla her yerde exo var diye bağırdığımı hatırlıyorum. Türkiyede gördüğümü vardı gariban işte





Sonrası çorap söküğü gibi geldi. Mağazalara girip çıktıkça benliğimin bir kısmını bırakıyordum. Ya da çok mutluluktan her şeye dokunmak istiyordum. Ne ararsanız vardı. Nature republic ürünleri... exo'nun lipstickleri, kağıt oyuncakları, maskeleri, yelpazeleri,çorapları.... aklınza ne gtirebiliyorsanız... Lotte çubuk krakerleri bile vardı ya.. nasıl para tuzağı nasıl... Oppalarla cüzdanımıza göz dikmiş bunlar.
maalesef o tuzağa düştüm. Gururumu ayaklar altına serip çubuk kraker falan aLmadım ama o stickerlara 13455 gün rahat rahat istediğimi yiyeceğim kadar para verdim. Sticker olunca hayat duruyor anlayamassınız.





Exo'nun kış comebacki sing for you'ya denk geldiğimiz için epey şanslıydık. Bu kadar da olsundu artık. Vizelerim yüzünden koskocam Tokyo Dome sahnesini kaçırmıştım. Acısı hala içimdedir.
Mağazaların her birinde sing for you çalıyordu. ve sfy ile ilgili ürünlerden geçilmiyordu.
Ünlülerin h&m balmain'e akın ettiği gibi ürün seçerken vicdanım hiç sızlamadı




Böyle ekranlarda exo'nun bütün programları aynı anda gösteriliyordu. Çoğu dev ekranda da son showcase vardı. Kalbim bu kadar mutluluğu kaldıramayacak derecede ağırlaşmıştı.
Yine de çocuklar gibi şendim





Japonlar exo ile ilgili her şeyi paraya çevirmeye yemin etmiş, tüm o ürünler yetmemiş gibi v app leri de cd ye yüklemişler allah kahretmesin ki aldım. Aklım diğer dizilerin dvdlerinde kaldı. Ama artık kontrollü gitmem gerekiyordu. Çünkü shinokuboya ikinci gelişimizde allah korusun hiçbir şey alamazsam ne yapardım





Sokaklarında exo dinleyerek yatmaya razı olduğum shinokubo'ya veda etme vakti geldiğinde ona ikinci kez geleceğime dair söz verdim. Bu sözden hangimiz karlı çıkacaktık belli değildi tabii *-*

ilk günün sonundan ben....


19 Haziran 2016 Pazar

BLOGA DÖNÜŞ NEDENİ OLARAK; EXO'NUN BAŞ DÖNDÜREN COMEBACKİ


 Yıllar yıllar sonra kürkçü dükkanına geri döndüm. Bu dönüş elbetteki ya etkisinden çıkamadığım bir dizi/film ile ya da Exo nun yeni albümüyle olabilirdi.Ama ben hakkımı Yılın olayı Exo'nun 3. full albümü EX'ACT tan yana kullandım.


Exodustan bu yana 1 yılı aşkın süre geçtiğine inanamıyorum. O gizemli teaserların gelişiyle eriyen beyin ve kalp damarlarımızı hala dün gibi hatırlıyorum. Exo-L çıldırmış gibi teori üretiyor, dedektif şapkalarını geçirmiş gibi oradan oraya ipucu yakalamak için koşuyordu.
Derken tüm o büyü Call me baby mvsinin yayınlanmasıyla son buldu. Çünkü bizimkiler yine bir arabanın içinde dans ediyordu. sdkffl
Exo-Ller olarak tüm o mükemmelliğin arkasından gelen kutu klibini kaldıramamış olsak da, Call me Babyi büyük bir coşkuyla bağrımıza bastık.

Daha sonra Love me Right klibiyle gönlümüzü alan SM mv ye bu sefer dış çekim unsurlarını katmayı unutmamıştı. Love me right Japonca versiyonlarıyla birlikte bizi bayağı bir idare etti. Exosuzluktan ölmedik çok şükür.
Ama yavaş yavaş  Exoya susamaya başlayan Exo-ller arasında yeni comeback dedikoduları yayılmaya başladı. Bu iddialar o kadar asılsızdı ki artık hiçbirine inanmıyorduk.Her sene yeniden hortlayan kanlı ve maskeli konseptte buna dahildi.
Tam tarihini hatırlamamakla birlikte mart mıydı yoksa nisan ortası mıydı bilemiycim. Exo Haziranda geri dönecek hem de Grand comeback olacak dediler. KİMSE İNANMADI.
Herkes hadi canım diyip yaşamına devam etti.Bir kere burnu iyi koku alan dedektifler olarak bunun kokusunu almamıştık. Comebacke dair en ufak bir iz yoktu.
Mayıs oldu. Derken Mayısın ortasına yaklaştık.Haziran başı dönecek olan Exo'ya dair HALA hiçbir ipucu yoktu.
Exo-L sıkılmıştı, aksiyon istiyordu ama hemen istiyordu. Hiç beklemeden....
Üyeler saçlarını boyatıyordu. Sehun durmadan instagramdan şüpheli fotoğraflar paylaşıyordu.
Tamam dedi Exo L Uzaklardan bir yerden yaklaşmakta olan comeback hepimizi yakıp küle çevirecek.
Ve öyle de oldu djdkddl
Bir gün uyandığımızda yeni garip bir sembolle karşılaştık. SM bu seferde Exo-lleri matematikle sınıyordu. Tek bir sembolle bile düzinelercee teori ortaya atıldı. Onları okurken havale geçirdim yine
Her şey o kadar yavaş ilerliyordu ki karmaşık logodan sonra iki ana şarkının adını öğrendik. Bu seferki comebackin teması iki yönlü olacaktı. ''Lucky One'' ve ''Monster''



Aydınlık ve karanlık tarafı öğrenen Exo-Ller havaya uçtu. Yine beyin aldırmama yol açacak teoriler okudum. Okuduklarımın hepsi birbirinden uzak ama bir o kadar mantıklıydı. Tarihe, bilime, astrolojiye kadar uzanan teorilerle bilgi hazinem 1343x genişledi.
O kadar araştırmayı derslerimize, projelerimize harcasaydık şu an hepimiz dünyayı kurtaracak düzeye gelebilirdik diye düşündüm.
Yine bir sabah Lucky One Teaserları düştü ve yıkıldı ortalık. Rengarenk kıyafetleriyle doğal bir Exo vardı karşımızda..



Daha lucky One kasırgasını atlatamamışken, saatler sonra gelen Monster Hortumu hepimizi yuttu. Ciddi söylüyorum küçük dilimi yutuyordum ve tüm sosyal medya sarsıldı. Monster exo acımadan yerle bir etti.
Çok net olarak daha önce hiç şahit olmadığımız bir era başlıyordu.


Bu karanlık hallerini görünce canavar olmak bu kadar mı yakışır diye hangimiz düşünmedik ki?

Haziran'ın ilk günlerinde zihnen ve bedenen yorulmaya başlamıştık ama bu henüz daha başlangıçtı... Asıl kasırga lucky one ve monster teaserları yayınlandığında yaşandı.
O teaser çıkma saatine sayılan dakikaları, yükselen tansiyonu, heyecan nidalarını gerçekten çok özlemişim. Tansiyonum 133455 fırlasa da o anlar hiçbir şeye değişilmezdi.
BAMMM LUCKY ONE TEASER YAYINLANDI.
Üyeler telaş içinde onları kovalayan hemşire görünümlü kişilerden kaçıyorlardı. Ve işin en can alıcı kısmı teoriler arasından DENEY olayı doğruydu. Üyelerin üzerinde deney uygulamak isteyen kişiler vardı. Bu düşüncenin doğruluğu herkesi çok heyecanlandırdı.


Tabiiki yine terimiz soğumadan Monsteri attılar üzerimize... Monster adeta şok etkisi yarattı. Kaç dakika ağzım açık gezdim hatırlamıyorum izledikten sonra... Ciddi anlamda bir isyan söz konusuydu. Kargaşa, hayatta kalma mücadelesi... Exo bunun için kana kan dişe diş mücadele ediyordu.
Tüylerim diken diken oldu ffkfkl
Teaserın bu kadar karanlık ve gotik olması beni büyüledi.Çünkü daha bir önceki konseptte call me baby diyen exo bu sefer bambaşka bir boyutta call me monster diyordu. İşte buna evrim derim...



Derkeeenn 6 haziranda bireysel V app yayınları başladı. Resmi olarak eve tıkıldığım günler  oldu bunlar. Bütün gün canlı yayın takipledim. Twitterdan çıkamadım. Ama sehun'un vivisi, suho'nun exo pastası, Kai'nin derin düşünceleri, xiumin ve chen'in karaokesi....... ay bir nefes alayım şurda....
chanyeol'un özel stüdyosu, Baekin Lolü veee Lay'in minik kahvaltı sohbetiyle sanki onların yanında gibi hissettim. Hayatlarının  fanları olarak elbette bir parçasıyız. ama bu sefer her zamankinden daha fazla görüşen arkadaşlar gibi olmuştuk. Tatlıydı. Sevmiştim.


Showcaseyi de izleyip monsteri sağ sağlim ( bilgisayarı yumruklarıp, yastıkları sağa sola attıktan sonra) atlattıktan sonra daha üzerinden 2 saat geçmemişken arka arkaya mvler geldi. Allahımmmm sana geliyorum oldum. OLDUK (!) yani... İlk Lucky One geldi yine... Büyüleyiciydi. Konusu olan kliplerdendi.ve şarkının melodisi kıpır kıpır ve bilindik exo gibi değildi.  Bu hoşuma gitti. Klipte en çok sehun'un bakışlarıyla hemşireyi mahvetmesini,  Lay'in sedyede bayılmasını (çünkü caniyim) ve Kai'nin hemşire karşısında ışınlanması yerine birden çılgınlarcaa dans etmesini sevdim. Ama bu kısım o kadar komikti ki, özel güçlerine kavuşan üyeler onları hastaneden kaçmak için kulanırken, özel gücü ışınlanma olan Kai birdenbire dans etmeye başlıyordu fjjgkfl daha sonradan öğrendik ki kendisi de neden böyle olduğunu anlayamamış.


 Klibin sonunda enteresan olan bir şey daha vardı ki o da overdose logosunun gösterilmesiydi. Bu açıkça bizi overdosedan önceye götürüyordu. Her şey orada başlamıştı zaten ve hala bir çıkış yolu yoktu. Overdoseda bir labirente sıkışıp kalan üyeler daha sonradan Pathcodelarla güçlerini kaybetmeye başlamış, dünyanın dört bir yanına dağılarak birbirlerinden de kopmuşlardı. Bunların hepsi aslında bu comeback için bir zamin hazırlamasıydı. Sonunda başka bir gezegenden dünyamıza düşen exo üyeleri yakalanmış ve bir hastaneye hapsedilmişlerdi. Orada da güçlerini geri kazanıp kaçmak için bir olmuşlardı.
Herkesin aklında tek bir soru vardı: Her şeyin başladığı Overdosedaki labirente üyeler nasıl ve neden düşmüştü?
Bilinmiyor...
Şu saatten sonra postum neredeyse mini kitap halini almışken Monster klibinin güzelliğinden bahsedecek halim kalmadı. O kadar baş döndürücüydü ki, hele sen küçük Byun Baekhyun nasıl bir afete dönüşmüştün öyle... o küpeler, piercingler... Aman tanrım....
Tamam sakinim.


Exo'nun musicbank, mcountdown gibi programlarda canlı performans sergileyip ödül kazandığı bu günlerde ise exo-L mutlu ve gururlu hissediyor. Exo dönünce hayat hiç yavaş akmıyor her gün bir heyecan bir yeni ödül.... Bugün de Inkigayo da monster ile 3.ödülünü kazandı Exo. kendisine karşı yani Lucky one dan daha fazla puan alarak sjdjdk ee ne diyelim Exo ya kendisi bile rakip olamıyorken başka gruplar nasıl olsun. Üzgünüm gerçekler acıdır...
offf hep böyle kesin ve ciddi ifadelerle konuşmak istemiştim. Konu exo olunca böyle oluyorum işte.
Neyse roman yazdım vallahi burada ( bir zahmet) kesiyorum. Exo'nun başarılarını, programlarını yazarken daha çok kolum ağrıyacak zaten
Yakında yine güzel exolu günlerde görüşmek üzereee..

7 Mart 2016 Pazartesi

K-POP VE K DRAMA DÜNYASINDA BU AY NELER VAR?

İlgilenenler ilgilenmeyenlere anlatsın. Artık K-world'ün (Kore müzik ve dizi dünyası) dünyada hatrı sayılır bir kitlesi var. Belki hala tanışmamış olabilirsiniz. Ama şundan emin olun ki bir gün mutlaka tanışmak zorunda kalacaksınız:):)
Neden mi? Çünkü etrafınızda benim gibi insanlar olacağı için. Türkiye de her 10 insandan 2sinin bu camiadan haberi olduğunu düşünüyorum.Ben de arkadaş çevrem dahil olmak üzere bu virüsü bulaştırabildiğim her alana bulaştırıyorum. İnsanların çoğu ''Bu ne yahu bir bakayım?'' diyip araştırıyor ve hoşlananlar ve hoşlanmayanlar olarak ikiye ayrılıyorlar.
Benim görevim ise hoşlananların sayısını olabildiğince arttırabilmek.
Ama konumuz şimdi bu değil, yazıya başlarken küçük bir mart ajandası yapmak istemiştim yine çeneme vurdu ve ikinci dünyama uzak olanlar için bir ön bilgi yazısı yazayım dedim.
Tamam şimdi esas konuya geçebiliriz. Mart ayında yapılacak olan comebackler, yeni başlayacak olan diziler ve devam eden popüler dizilere bir bakış atalım. Biraz da dedikodu yapalım tabiii...
MÜZİK
Mart ayında bir çok proje bizleri bekliyor. Daha ayın ilk haftası tamamlanmadan gelenler yeterince doyurucuyken bütün bir marta yayılan geri dönüşler için sabırsızlanmamak elde değil.
3 Martta AOA Jimin ve EXO Xiumin işbirliği olan ''Call Me Bae'' ve Red Velvet & Eric Nam düeti Spring love yayınlandı.
AOA Jimin& EXO Xiumin

RED VELVET Wendy & Eric Nam
Diğer yayınlanan şarkılar da şöyle; CLC- High Heels short version, KNK ''Knock'', Solji &Hani - Only One, Lee Seung Gi - Meet Someone Like Me,  MAMAMOO- Recipe, Davichi- This Love(Descendants of the Sun OST), BEAST ''Guess Who'' (Japanese) 
Ayrıca; Shinee Jonghyun'nun Lee Hi'nin geri dönüş albümünde şarkı yazarlığı yapacağı, Red Velvet'in bahar albümüyle dönmeye hazırlandığı ve GFRIEND'in Toronto K-Pop con 2016'ya katılacağının doğrulanması konuşulanlar arasında...
K-DRAMAGelecek ayların k-drama takviminde idollere götürülen  onaylanan/onay bekleyen dizi teklifleri oldukça konuşulacağa benziyor.
Reply 1988'in sevilen yıldızlarından Park Bogum ve Hyeri'ye iki yeni teklif götürüldüğü açıklandı. Bogum'un oynayacağı  ''Moonlight Drawn By Clouds'' adlı romantik tarihi drama onay alırken
Hyeri'nin düşünüldüğü SBS'nin Hallyu eğlence sektörünü ele alacak dizisi bekleme aşamasında.
KBS yapımı Moorim School'un ise iptal edilme tehlikesi altında olduğu dedikoduları var.
uluslararı anlaşmazlıklardan kaynaklandığı söylenen iptal olma durumunun bir diğer nedeninin de Kore'deki sert hava koşullarından dolayı olduğu düşünülüyor.



Şu sıralarda devam eden dizi listesi ise şöyle;
Madame Antoine
Neigborhood Hero
Five Children
Yeah, That's How It Is
One More Happy Ending
Happy Home
Descendants Of The Sun
Riders: Catch Tomorrow
I Have A Lover
My Little Baby
Jingbirok
ETKİNLİK/DEDİKODU
Reply 1988'in yayınlanmasının ardından geçen 100 gün anısına ekip hayranlarına son bir hediye vermek için nostalji drama konseri verdi.
Kyunghee Üniversitesinde gerçekleşen etkinlikte; Ryu Jun YeolKo Kyung PyoGirl’s Day’s Hyeri,  Ryu Hye YoungLee Dong Hwi'nin sahnede hayranlarla buluştu. Choi Sung Wo ise sunucuydu.
Son günlerde K-World de  uzaklardan bir misafir var. Amerikalı oyuncu Chloe Moretz SNL Korea dizisine konuk olmak için Kore'ye geldi. Sadece gelmekle kalmadı tabi burada işin içine biraz dedikodu sokacağım. Chloe'nin  K-pop a da sıçrayan bu ziyareti hayranları ziyadesiyle kıskandırdı :):) Shinee Taemin ve Minhoyla fotoğraf çektiren Chloe Ayrıca kız grubu Mamamoo ile de tanıştı...  Radyo programında da Taemin'e övgü üstüne övgü yağdırmış... Ağır ol  Chloe senden önce biz vardık demekten başka çare bırakmadı bana  :):):)


İşte böyle.... K-world dünyasından son gelişmeleri aktarmak için yine burada olmaya çalışacağım. hihihih

3 Şubat 2016 Çarşamba

CHEESE IN THE TRAP BAĞIMLILIĞIM.



Geçen hafta izlediğim dizileri güncelleyince bana yeni bir diziye başlamaktan başka çare kalmadı. Ben de Cheese in the trapı seçtim. Fakat seçmez olsaymışım. Konusu beni kendine öyle bağladı ki, ne kadar kendimi sıksam da onda da iki günde güncele geldim. Cheese in the trap kore dizileri arasında izlediğim ilk üniversitede geçen dizi. Herhalde tek eğitim kurumunun lise olmadığını hatırlamış olmalılar kiffkffl
Bu dizi aslında aynı isimli olan bir webtoondan uyarlanmış. Yazı için fotoğraf ararken rastladım. O kadar tatlış çizimler ki... Bunu yazdıktan sonra okumaya başlayacağım


Konuya  kısaca değinmek gerekirse, Hong seol başarılı bir üniversite öğrencisi, ailesinden uzakta küçük bir odada hem çalışıp hem de eğitimini sürdürmeye çalışıyor. Taaki Yoo Jung ile karşılaşana dek...
Seol'un yaşamı Jung ile karşılaşına bir anda ters yüz oluyor.Daha karşılaşmalarının dakikasında seol onda görünenin çok ötesinde bir tekinsizlik olduğunu anlıyor. Fakat türlü tesadüflerle bir türlü ondan kurtulamıyor.
Yoo Jung oldukça gizemli biri, hayatı, geçmişi... Hong Seoldan başlarda hoşlanmıyor, Ama sonra sürekli onunla yakınlaşmak için peşinde geziyor. Seol aralarında yaşanan talihsizliklerden dolayı ondan korkuyor.


Daha sonra bu ikilinin arasında bir çok olay oluyor. Aslında o kadar fazla karakter ve birbirine geçmiş hikaye var ki bunlardan bir tanesini yazmaya başlasam diğeri hakkında spoi olur. O yüzden yazdığım kadarı sizde bir merak oluşturmuşsa lütfen izleyin gkgglg






Hong seol'un Jung karşısındaki tutumları çok komik...



NEDEN İZLENMELİ?
Dizinin psikoloji türündeki havası beni etkileyen şeylerden, Çünkü kafadan çatlak ve kafadan çatlak olmaya aday bir sürü karakter var ve bu da dizinin izlenebilirliğini arttırıyor.
Hong seol çok tatlı bir karakter ve giyim stiline bayılıyorum.
Korenin üniversite yaşamı beni derinden etkiliyor.(gerçeğe ne kadar yakınsa artık)
Diziden çıkarılabilecek bir çok ders var. Tek bir konusu yok.
Tesadüfleri severim.
Ayrıca dizide gerçekleştirmeye çalıştığım bir çok hayalim yer alıyor.

Hong Seol'un dizideki stilini çok beğeniyorum işte fotoğraflarla Seol stili kgkgglfş






Şimdilik diziye dair söylemek istediklerim bu kadar. Toplam 16 bölüm olacakmış. Bir de final yazısıyla gelip her şeyi ayrıntısıyla konuşacağım burda dkdkdl Hadi sonra görüşürüzzz.






29 Ocak 2016 Cuma

NE İZLİYORUM: MOORIM SCHOOL



Bu aralar hazır hala tatildeyken dizi üstüne dizi deviriyorum. Gerçi reply'nin etkileri henüz silinmemiş olsa da boş kalamadım moorim schoola başladım.ve sardı. Şu an çaresiz bir şekilde yeni bölüm beklyorum.
Açıkçası ilk bölümü izlerken çok sıkıldım. Çünkü fantastik diye beklentimi yüksek tutmuştum. İzlemeye başladığımda kendimi klişeler içinde bulunca yıkıldım. Şirket varisi bir şımarık oğlan,burnu havada bir idol, fakir ama gururlu kız... Ama birinci bölümün sonlarına doğru dizi adeta biçim değiştirdi. Gizem geldi ve o gizem beni çekti. Esrarengiz ormanın içinde bir okul ve burayı kimse bilmiyor. Duyulmamış bir konu değil ama hoşuma gitti. Bir de hogwarts.. Nedense biraz o kokuyu aldım. Neyse ilk izlenimleri fazla uzatmadan küçük bir tanıtımla başlıyorum. Çok fazla spo vermemeye çalışıcam ama kendimi tutamayabilirim.
Moorim school çok az kişinin bilmediği titizlikle öğrenci seçem ormanın derinliklerine gizli bir okuldur. Bu okul çok fazla başarılara imza atmıştır ama  kayıtlarda yer almamaktadır. Okulun amacı dövüş sanatlarını öğretmekle birlikte aynı zamanda öğrencileri hayata alıştırmak ve insan olarak yetiştirmektir. Yani Moorim school'a tam tabiriyle bir hayat okulu diyebiliriz.



Bir gün okula 2 gencin gelmesiyle tüm dengeler alt üst olur. Gençlerden biri okulun mührünü kırmıştır. Ve dekan bile bunun nasıl olduğunu anlayamamıştır. Yakışıklı idol ve kendini beğenmiş varisin bu okulda öğreneceği çok şey vardır. aynı zamanda ortaya çıkaracakları sırlar da onları beklemektedir.

dizinin bugün 6.bölümü yayınlandı ama ben yine her zaman ki gibi 3. bölümden falan tüm her şeyi çözerek tüm heyecanı mahvettim. Gayet bariz bence her şey boşuna uzatıyorlar yani...neyse bu okuldaki  derslerde  oldukça alışılmışın dışındaydı. . Aşçılık, temiizlik, savunma sanatları, ve meditasyon!
düşünsenize meditasyon dersiniz var... ben çok isterdim. Fakat moorim okulunda meditasyon dedikleri şey de farklı işliyor. Öğrenciler burada çocukluk anılarına inip travmalarını bulmaya çalışıyorlar. İşte dizinin neredeyse tüm spoisi burada.
Aynı travmaya sahip olan iki kişi....

biraz daha yazarsam tüm diziyi açıklayacam o yüzden karakter analizi yapmak istiyorum.


Wang chi-ang Şangayın en büyük şirketlerinden birinin gayrımeşru oğlu, Kendini beğenmiş, bu güne kadar tüm istekleri yerine getirilmiş zorluk nedir bilmeyen biri. Bu özelliği onu moorim schoolda çok zorluyor çünkü orada her işini kendi yapmak zorunda. Annesinden ayrı yaşamak zorunda olduğu için ona düşkün, moorim schoola da annesini Çine götürmek için gitmeyi kabul ediyor. Babasının moorim schoolla gizli bir  bağlantısı var.




Yoon shi-woo Korede çok ünlü bir  müzik grubunun en çok sevilen üyesi, Çevresindekilere, hayranlarına oldukça kaba davranan ve onları çok  umursamayan shi woo'nun moorim schoolda en çok saygı duymak nedir onu öğrenmesi gerekecek. Shi woo'nun aynı zamanda nedeni bulunamayan bir kulak problemi var. Çocukluk anılarının tetiklediği bu rahatsızlık gergin anlarında çıkıyor. ve hayatını tehlikeye atacak boyutlara ulaşabiliyor.





Soon duk aşırı konuşkan, elinden her türlü iş gelen ve babasına bakmak için işten işe koşan dizinin gururlu kızı, Wang chi ang nehirde boğulmak üzereyken onu kurtarıyor. Ve chi ang ona bu yüzden ariel (deniz kızı) diyor. Soon duk'un babası kızının adı ile moorim schoolun aynı cümlede bile kullanılmasına katlanamıyor. Bu yüzden soon duk ondan gizli okula gidip  geliyor. Yoon shi woo ile aralarında tesadüflerden doğan bir ilişki var.





Hwang sun-Ah Dekan Hwang ın kızı ve okulun en başarılı öğrencisi. Kendine güveni çok fazla ve bu güveniyle herkesi kolayca etkileyebiliyor. Aynı zamanda çocukluk travması nedeniyle hassaslaşabiliyor. shi-woo'nun en büyük hayranlarından biri.


Dekan Hwang gizemli bir adam. Her zaman doğru kararlar vermeye çalışıyor, adaletli bir yapısı var ve beklenmedik süprizler yapabiliyor. Çoğu zaman ciddi duran dekanın aslında 18 yıl önce yaşadıkları ile ilgili kırılgan ve düşünceli bir hali de var. Okula gelen 2 çocuktan hangisinin mührü kırdığını tahmin ettiğini düşünüyorum.

Kısacası dizi ile ilgili merak ettiğim çok şey var. Hatta bazı şeyleri söylemediğim için konu havada kalmış da olabilir. Bakalım daha ilginçleşecek mi yoksa durgun olup konuyu uzatmaya mı çalışacaklar.
Göreceğiz.