Bugün sabah kalkınca artık hep görmezden geldiğim dağınıklığıma bir el atmam gerektiğini düşündüm. Biraz geç kalmakla birlikte ''nasıl yaşıyormuşum ben burada'' diye soru işaretleri doluştu beynime ama hep derler ya ''dağınıklığın içindeki topluluk'' aynı şey benim için de geçerli ama karşıdan bakan gözler bunu böyle göremiyor maalesef ki. Odamın toplanmadan önceki halini koyardım buraya ibretlik görüntüler diye ama kusura bakmayın çekmemişim. (yazar burada yalan söylüyor)
|
Resimde de görüldüğü gibi sol üst köşede bir çift yorulan ayak görüyorsunuz :) onun yanında bozukluk ve lomo kutum yanyanalar. Kitaplarımın yalnızca en yenilerini dışarıda tutuyorum,çünkü fazlası toz yapıyor ve bu beni iyi etkilemiyor. yerine yenileri geldikçe eskilerini ciltleyip kaldırıyorum.(yakınımda bir yerlere tabiiki) kitapların altında kulaklık ve kolye bardağım var takıları da birbirlerinden ayırmak gerek. sağ en alt köşede ise kutuladığım ıvır zıvırlarımı görüyorsunuz. (tokalar, resimler, küçük defterler) |
|
Ve şu anda da bu haldeyim. Tatlı çay molası. Hepinize bol çaylı mutlu günler diliyorummmm. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder