Öhöm konudan uzklaşmadan toparlamalıyım sinyalleri aldım yine. Ne demiştim başta? Sadece tokyo bile başlı başına bir cennet. Üstüne bunun osakası var, kyotosu var, Allam çok güzel şeyler var nefes alamıyorum.
Ben şimdilik sadece Tokyo mega şehrini ele alacağım. Modern ve geleneksel Japonyanın harmanlanmış hali... her bir sokağı keşfedilmeye değer, Her yerde bir sevimlilik (kawaii akımı) bulabilirsiniz. oraya buraya yapıştırılmış çizgi kahramanlı stickerlar, şehrin ortasından fırlayan Pikachular, Şeker kazanına düşmüş gibi gezen kızlar, değişik moda akımları....
Bu şehirde çıldırmamak iimkansız.
Benim belirlediğim rotalardan ilki akihabara.. Bununla ilgili sayfalar dolusun yazı yazabilirim o yüzden kendimi frenleyip sizi daha önce yazmış olduğum diğer bir Japonya rehberine yönlendiriyorum.
Japonya'ya dair: Akihabara,cat cafe ve pikachu cafe
Akihabara fırtınasını sağ sağlim atlattıktan sonra diğer rotalarıma geçelim. Öncelikle Harajuku tabiiki... Modanın burada belli bir tarifi yok. Nasıl bayılıyorum anlatamam. Kimsenn birbirini yadırgamadığı, garip gözlerle bakmadığı ultra rahat Tokyo'nun daha bir ekstra large rahat bir hali burası.. Rengarenk birbiriyle uyuşmayan kıyafetler, saçlar.. Sevimlilikle giotikliğin birbirine karıştığı sokaklar.. çılgın makyajlar her şey burada.. Basit ve sadeliği unutmanız ve olabildiğiniz kadar garip olmanız gerekiyor... Gözlerimi görsellerden alamadığım için yine link bırakıyorum.
Harajuku fashion walk
Bir sonraki durağımız Japanese candy shoplar... Bununla ilgili bir video izlemiştim o günden beri gözümde rengarenk, her türlü boyutta ve şekilde şekerler ve çikolatalar uçuşuyor. Resmen cennet gibiydi ve çok ucuzdu. çocukken bakkalları ilk keşfettiğimdeki gibi hissettim. Paramızın yettiği kadar şeker ve çikolata almaya bayılırdık. Burada ise Japonlar ultra ucuz fiyata size şeker komasına girmenin kapılarını aralamış. Mutsuz oldum..
cr: lepetitpop.com
Mutluluk Japonya'da .. Yani hani derler ya mutluluğu uzaklarda arama diye. Bence bayağı bayağı uzaklarda aramamız gerek... Yine küçük bir bunalıma girdim. çıkarım birazdan.
Harajuku ve şeker dükkanlarını da hazmettiyseniz. Biraz müze cafe gezelim diyorum. Daha da fenalaşalım ama yine de acayip bir şekilde mutlu olalım japon etkisi bu olsa gerek.
Neyse ilk olarak ghibli müzesine gitmek istiyorum. Totoro'yu kanlı canlı karşımda görmek gerçekten mütüş olurdu. Ayrıca bu müze Animasyon film stüdyosu studio Ghibli nin tüm yapımlarını sergiliyor.. ve müzeden başka bir yerde bulamayacağınız parçalar barındırıyormuş içinde..
Japonya'da her yerden bir theme cafe çıkıyor.. Theme cafe nedir derseniz.. çizgi filmlerin, animasyonların, karakterlerin her birinin temasına sahip onlarla ilgili cafeler.. pikachu cafe hello kitty cafe sailor moon cafe.. ne ararsan var yani... Bir de maid cafeler var kii sormayın. o kadar kawaiiliği kaldıracağımı düşünmüyorum.
Sailor moon cafe çok hoşuma gitti.
cr:ourkawaii.tokyo
Tüm her şeyi bırakın adamlar yemek müzesi yapmış ya cup noodle ve ramen müzeleri var resmen diz çöküp ağladım. Böyle yerlere bayılıyorum elimde değil. Biz bir kahve festivalini, çikolata fuarlarını falan yeni yeni görürken japonlar her şeyin müzesine, cafesine sahip bir cennetin içinde yaşıyorlar..
Tamam daha fazla duygu sömürüsü yapmayacağım. Onların da fotolarını bırakıp yavaş yavaş kaçıyorum. Daha çok yer bulmaya devam ettikçe yeni yazılar yazmaya geleceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder