21 Haziran 2015 Pazar

BİR BAŞKA CUMARTESİ..


Bu cumartesi uzun zamandır yapmadığım bir şeyi yaptım ve günün erken saatlerinde kendimi sokaklara attım. Sabah 9 gibi çıktık evden hedef güzel bir vapur yolculuğu ardından kahvaltıydı. Çok uzun olmayan bir yolculuktan sonra ortaköy'e vardık. The houseyi seçtim çünkü boğaz köprüsü tamamen görüş alanımı kaplıyordu ve bu beni büyüledi...
Arada değişiklik istiyor insan, hep gittiği yerlere gitmemek, farklı şeyler denemek istiyor.. Aynı yerlerde takılmak sadece alışkanlıklarımızın bir ürünü olarak geliyor bana ve belli bir yerden sonra sıkılıyorum. Aslında bana kalsa bulunduğum yerden sıkılma sorunumu kökten çözerim yani ülkeden dışarı atarım kendimi ama bağlı olduğumuz şeyler var.. insan bırakamıyor.
Bugün normal cumartesilere perdeyi çekip taze bir cumartesiye pencere açtım. Tatil de olması vesilesiyle  stajımdan bana kalan haftasonlarımı yeni yerler deneyerek geçirmeye çalışacağım. Yazı pek yenilenme mevsimi olarak göremesem de... ona bir şans vermeyi düşünüyorum..


huzurlu bir sabah kahvesi.. Ilıktı. Ama ne olursa olsun fincanda kahve bırakma gibi bir alışkanlığım yok :)::)


                                              Henüz vaktimiz varken... yazlar hala bizimken sabah evden çıkılmalı, kahvaltısını her gün evde yapan biri olarak (hatta bazen hiç yapmayan) dışarıda boğaz havası soluyarak kahvaltı yapmanın tadına doyamadım. Yediğim şeyin değil aktivitenin tadına doyamadım. Böyle bir fark var arada.. Tatil sevmem, güneş sevmem, ama sevdiğim şeyler de varmış yaza dair.. tek tek keşfediyorum..


House nin içerisindeki bu küçük köşeye bayıldım fotoğrafını çekmeden duramadım. Küçük kavanozlarda satılan her şey hassas noktam zaten..


                                      Bu da böyle bir köşe.. kitaplar, dergiler... Dinlendirici...

ve öğleden sonra ikinci bir kahve molasından önce asla vazgeçemediğim uzakdoğu mutfağı klasiği.. Japonya ve Çin de noodle Kore de ramyon denilen daha önce tatmayanların makarna diyeceği klasikleşmiş yiyecek. Kore'nin ramyonunu noodleden daha çok sevsem de (yapılışları çok farklı tabiiki) bu da çok sağlıklı(!) öyle ünlem falan koyduğuma bakmayın gerçekten sağlıklı.... sadece benim sağlıklı yiyecekler diye yazmaya alerjim var..
Artık kendi chopstick tutuşumu da keşfetmiş bulunuyorum bu arada.. Baktım ben prolar gibi kullanamıyorum. Dedimki kendi tarzımı yaratayım.Şimdilik kavrama kısmında başarılı değilim ama noodle yerken işimi görüyor... Daha da geliştireceğimi ümit ederekten burada noktalıyorum yazımı..
Küçük bir cumartesi raporu vermek istedim. Arada kendinizi mutlu edin ve farklılıklar yaratın. sınuçlarını  göreceksiniz.
:):)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder